müracaat

müracaat
müracaat [-rɑː-] <-tı> Antrag m; Anfrage f; Auskunft f; Anmeldung f;
-e müracaat etmek einen Antrag stellen (an A); sich wenden (an jemanden); sich melden (bei D); (Gewalt) anwenden;
müracaatta bulunmak einen Antrag stellen (an A); sich wenden (an jemanden

Türkçe-Almanca sözlük. 2013.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Schlagen Sie auch in anderen Wörterbüchern nach:

  • müracaat — is., Ar. murācaˁat 1) Başvuru Bize daha önce yapmış olduğunuz müracaatla evlenmek istediğinizi bildirmişsiniz. Ç. Altan 2) Danışma 3) Herhangi bir eserden yararlanma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller müracaat etmek müracaatta bulunmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • müracaat etmek — 1) başvurmak Mademki böyledir, müracaat eder, müsaadesini alırız, dedim. H. Taner 2) danışmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • müracaat — (A.) [ ﺖﻌﺝاﺮﻡ ] başvuru. 2. geri dönüş …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • MÜRACAAT — (Rücu . dan) Geri dönmek. * Baş vurmak, izin almak için veya bir iş için alâkadarlarla görüşmek. * Mütalâa istemek, danışmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • müracaat etmek — 1. başvurmak. 2. geri dönmek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • MüR. — MüRacaat (International » Turkish) …   Abbreviations dictionary

  • müracaatta bulunmak — müracaat etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MÜSKE — Müracaat olunacak hayır ve fayda. * Her şeyin artığı. * Akıl, kâmil zihin. * Kendine temessük olunacak şey. * Geçinecek kadar kuvvet ve gıda …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • başvurdurmak — e Başvuru işi yaptırmak, müracaat etmesini sağlamak, müracaat ettirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • başvurma — is. Başvurmak işi, müracaat Bunu sağlamak için her çareye başvurması bundandır. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • başvurmak — e 1) Bir işin yapılması için bir kimsenin aracılığını istemek 2) Bir şeye yararlanmak amacıyla el atmak 3) Bilgi sahibi olmak için bir kaynağı kullanmak, müracaat etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”